DİRENME KARARI İLK SAVUNMA

MİDYAT CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

Gönderilmek Üzere

AKSARAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

Aksaray cumhuriyet başsavcılığı aracılığıyla tarafıma tebliğ edilen yazı ile Dargeçit hakimi iken verdiğim direnme kararında, özetle, Yargıtay’da dosyanın yeterince tetkik edilmediğini belirtmek suretiyle; Yargıtay ve Yargıtay tetkik hakimlerinin çalışma usulünü eleştirdiğim iddiasıyla ilgili savunmam istenmektedir.

Öncelikle belirtmek istediğim husus, verdiğim direnme kararındaki ifadelerin hiçbir kasıt ve kasti düşünceye dayanmadığıdır. Benim Yahyalı hakimi iken verdiğim, bir direnme kararı Yargıtay tarafından onanmıştı. Hatta Yargıtay tarafından onanan bu direnme kararının Türkiye Adalet Akademisinde, meslek içi eğitim seminerlerinde, görevdeki hakimlere derslerde ve seminerlerde anlatıldığını bana Kaman’ da görev yaptığım zaman, Kaman hakimi olarak görev yapan Makbule Nazlı Çelik söylemişti. Ben o kararın onanması sebebiyle Yargıtay’ın bu tür eleştirileri sorun etmediği, sorun edecek olsa o karardan sonra en azından şifaen bir uyarı alacağımı düşündüm.

Soruşturmaya konu ifadeleri kullanmama sebep olan ikinci bir husus ise, direnme kararının gerekçesinde ayrıntılı olarak ifade etmeye çalıştığım, bölge insanının yaşadığı mağduriyet ve sıkıntıların vicdanımı aşırı derecede sızlatması, buna duyduğum üzüntü ile bende oluşan duygusal tezahürdür. Bölge insanının yaşadığı bu mağduriyet ve sıkıntılar ile özelde davacının mağduriyetini, davacının daha fazla mağdur olmaması için davacının haklılığını, bir nebze olsun anlatabilmek adına, içinde bulunduğum ruh halinin etkisi ile soruşturmaya konu hususları ifade ettim.

FETÖ/PYD terör örgütüne karşı, çok az kişinin gösterdiği bir mücadele göstermeme rağmen, bu örgüte üyelik iddiasıyla meslekten ihraç edildiğim halde, devletime ve milletime sadakatten bir an olsun ayrılmadım. Devletimizin bu yapıyla mücadelede ne kadar haklı olduğunu ve bu mücadele sırasında benim meslekten ihraç edilmemde olduğu gibi hata yapılabileceğini, sabır göstermemiz gerektiğini meslekten ihraç edildiğim andan itibaren, her zaman ifade ettim. Bize celladına aşık gibisin diyorlar. İşte bizde vatan, millet ve devlet aşkı böyledir. Devletime böyle bir aşkla bağlı iken, yüksek bir devlet kurumu olan Yargıtay’ı eleştirmeyi nasıl kastedebilirim. Tüm samimiyetimle ifade ediyorum ki hakim olarak çalışırken, tanımadığım insanların mağduriyetini dosyadan okuduğumda, duyduğum üzüntü elem ve keder ile yaşadığım sıkıntı ve bunalım, tarafıma yöneltilen silahlı terör örgütü üyeliği isnadı da dahil, şuan kendi içinde bulunduğum durum sebebiyle yaşadığım sıkıntıdan daha fazladır. İşte dosyayı inceledikten sonra böyle bir ruh hali içinde soruşturmaya konu hususları ifade ettim.  Fakat beni anlayabilmek için yüksek bir vicdani hassasiyete sahip olmak gerekir. Bu şekilde yüksek bir vicdani hassasiyete sahip olanlar beni anlayacaktır.

Orhan TUĞRUL

EKİ:

Yahyalı hakimi iken verdiğim Yargıtay tarafından onanan direnme kararı.